Çağlar boyunca, güçlü zayıfı ezdi; kurnaz ve kalpsiz, aptal ve masum olanları tuzağa düşürdü ve köleleştirdi, ve insanlık tarihinde, hiçbir yerde, hiçbir Tanrı ezilenlerin yardımına koşmadı. - Robert Ingersoll

21 Kasım 2018 Çarşamba

Yaşadığın her olayın kaynağında yine 'kendin' olduğunu biliyorsun değil mi?
İşsizlik, parasızlık, aşksızlık, sevgiliden ayrılma, aldatılma...
Her şey!

Sözcüklerimize bağımlı yaşıyoruz adeta.
Alanade bir masada dudaklarının arasından çıkan bir cümleyle bütün hayatını yıkıyorsun, yıkıyoruz. Sadece benim değil bu mesele ya da senin, değil! Herkes aynı problemi yaşıyor.

Hadi, damlaların bizi ıslatmasına müsaade edelim.
Saçlarımız gibi ruhlarımız da ıslansın.

Keskin gitar melodili şarkılardan açalım kulağımıza. Sadece seni var etsin.
İzin ver!
Kendini sevmene müsaade et.
İnsanların seni sevmesine izin ver!
Yağmurun seni ıslatmasına, aşık olmaya, şarkıların melodileriyle an'da kalmaya.

Seni Seviyorum!
Ve sen, seni sevdiğimi biliyorsun!

30 Eylül 2018 Pazar

Rönesans

Merhaba...
Yeniden merhaba.
Kendime, bunu okuyan sana.
Nisan da veda etmiştim, diğerlerinde olduğu gibi şimdi de geri döndüm. Geri gelmem diyordum ama işte, sanırım biraz alışkanlık ve bu en güzel alışkanlığım olabilir.
Nisandan bu yana değişen pek bir şey olmadı aslında. Ya da belki de bunun geri dönüşünü yapacak olan sizlersiniz. Ben karışmıyorum, tamam. :)

Huzurla kalın,
Takipte kalın!

20 Nisan 2018 Cuma

VEDA

Yepyeni başlangıçlara gebeyken tam olarak, hamile kalabilmek sanırım önemli olan.
Yıllardır, bütün kelimelerimi, hislerimi, gözyaşlarımı paylaştığım yerden ayrılmak elbette ki zor. Ancak biliyoruz ki, her son yeni başlangıç ve bu başlangıçta artık hak edilen bir başlangıç olacak.
Artık saplantılar en azda.
Artık sinir krizleri, gözyaşlarıyla uyuyakalmalar yok.
2012 de sayfayı Eda'nın sayfamı ilk açtığı zamanları hatırlıyorum. Hepsi öylesine dün gibi ki...
Arkama baktığımda belki de en büyük teşekkürü her zaman Eda hak etti. İstediğimiz, hayal kurduğumuz gibi gitmese de bazı şeyler yine de en büyük teşekkür ona.
daha sonra geliyorlar sırasıyla; Sena, Neziş...
Ama Neziş...
Anlatmaya kalksam sanırım veda yazısı olmaktan çıkar. O yüzden hiç birini anlatmayacağım.
Hayatlarımıza giren her bir insanın bizlere öğretileri olduğu konusunda hem fikir olduğumuzu düşünüyorum. Belki de bir çoğuna teşekkür etme şansım olmadı, olmayacakta... Ama bir çoğunun da hala arada bile olsa sayfayı açıp okuduğuna eminim.
O yüzden; hayatımda mevcut hala bulunan, giden ya da gitmek zorunda kalan; uğruna gözyaşı döktüğüm, krizden krize depar atmama neden olan ya da cebimizde ki son paraları bir biraya yatırdığım öğretmenlerim...
Her birinize tek tek sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Üzüldük, ağladık, yıprandık, hak ettik ya da hak etmedik ama yaşadık. Ama iyi yaşadık ve yaşlandık.
Hayat, yas tutacak kadar uzun değil.
Hayat, dert yanacak kadar bol vakit sunmuyor bizlere.
Tadını çıkarın. 
Eğer bir şeyler yolunda gitmediyse bu bizim iyiliğimizedir.
Ya 'doğru insan' olun ya da 'doğru insan olduğunuzun' farkında olun...

Ve kapanışı, son yıllardır ne değer verdiğim yoldaşım... Canım Deniz'im... Kilometrelerce uzakta, en iyi halimden en kötü halime kadar farkında olmadan bile olsa eşlik edebilmiş ve hala edebilen adam...
Arada dinleyin...
Gözlerinizi kapatın ve kaptırın şarkılarına kendinizi. 
Her bir mısrada bambaşka şeyler duyacaksınız her dinlediğinizde.
Sevmezseniz de daha sonra tekrar dinleyin. Seveceksiniz!

Yaşadım, öğrendim ve şimdi uygulama zamanı.
HİÇlikte görüşmek üzere...

https://www.youtube.com/watch?v=fMpaM6TUhU0